DOLAR 32,2707 0.08%
EURO 34,8424 -0.06%
ALTIN 2.408,370,02
BITCOIN 2049900-0.65453%
İstanbul
17°

AÇIK

SABAHA KALAN SÜRE

Ali Babacan, Tevhid bayrağı açan İsmail Aydemir’i ve ona yumruk atan Ege Akersoy’u çaya davet etti

Ali Babacan, Tevhid bayrağı açan İsmail Aydemir’i ve ona yumruk atan Ege Akersoy’u çaya davet etti

ABONE OL
Ocak 10, 2024 13:17
Ali Babacan, Tevhid bayrağı açan İsmail Aydemir’i ve ona yumruk atan Ege Akersoy’u çaya davet etti
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Kamera Sistemleri Fiyatları
Kamera Sistemleri Fiyatları

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Gaziantep’te; “Şehitlerimize Rahmet, Filistin’e Destek, İsrail’e Lanet” yürüyüşünde tevhid bayrağı açtığı gerekçesiyle bir kişiye yumruk attığı için tutuklanan üniversite öğrencisi Ege Akersoy ile ilgili konuştu. Babacan, “İkili siyaseti yüzlerine vuracağız. İsmail Bey’e tekrar geçmiş olsun diliyorum. Saldırıyı genç kardeşimize de sesleniyorum: Ege kardeşim, seni de diğer genç arkadaşlarımızı da ayrımcı ideolojilere teslim etmeye niyetimiz yok. İnşallah bir an önce özgürlüğe kavuşursun da o yumruğu attığın İsmail Bey, sen, ben hep beraber oturup bir çay içeriz; bu toplumun zaten mayasında olan birliği, beraberliği tüm ülkeye inşallah gösteririz” dedi.

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Gaziantep’te düzenlediği toplantıda gündemi değerlendirdi. Babacan, özetle şu mesajları verdi:

“Günden güne ayyuka çıkan bir gerçek var. Ülkemiz; kutuplaştırıcı, ayrıştırıcı siyasetin yeniden esiri yapılmak isteniyor. İktidardan söz etmiyorum, muhalefet de yapıyor… Ülkeyi yönetenler; ülkeyi ‘beriki, öteki’ diye ayırıyor. ‘Benden misin, değil misin’ diye büyük bir ayrımcılık yapıyor. Bakıyoruz bazı muhalefet partileri de buna özeniyor; onlar da aynı ayrımcılığı yapmaya başlıyor. Toplumu geriyorlar. Bu kin, öfke, nefret dili şu anda Türkiye’de sosyal dokumuza çok büyük zarar veriyor.

İşte yaşadık. Gazze mitinginden dönerken, yumruklu saldırıya maruz kalan İsmail Bey’i hepimiz gördük. Saldırıyı gerçekleştiren genç kardeşimizi şöyle bir kenara ayırıyorum. Gençler hata yaparlar. Hatalarını savunmadan onlara doğru yolu göstermek bizim görevimiz. Mücadelemiz gençlerle değil. Bizim mücadelemiz gençleri öfkeyle dolduran, onları kendi insanına düşman eden zihniyetle…

Yumruk yiyen vatandaşımız, İsmail Bey ne dedi? ‘Genç kardeşimiz bir hata yapmış’ dedi. ‘Benim de evlatlarım var’ dedi, ‘gelsin ben affederim’ dedi. Yumruğu atan kardeşimiz bile savunmadı yaptığını. ‘Pişmanım’ dedi. Bazı siyasetçiler ne yaptı? Yumruğu yiyen vatandaşımıza bir geçmiş olsun dileğini bile çok gördüler. Sanırım ‘Geçmiş olsun’ diyen bir ben varım, başkası var mı bilmiyorum, belli başlı siyasetçiler arasında. Ses çıkaranlar ise yumruğu, şiddeti savundular. İfade özgürlüğü deyip duranlar, ifade özgürlüğünü askıya aldılar. Seçim geliyor ya…

Yetmedi son kullanma tarihi çoktan geçmiş sloganlar raftan indirildi hemen. Türkiye’nin kötü günlerini çağrıştıran laflar söylenmeye başlandı. Kimse kusura bakmasın, biz bu ülkeyi milli veya dini değerlerimizi istismar ederek ayrıştırmaya çalışan kim varsa karşı çıkacağız. Biz gençlerimizin bu uğurda maşa olarak kullanılmasına izin vermeyeceğiz.

Hem iktidara hem de bazı muhalefet partilerine sesleniyorum. DEVA kadrolarının ülkeyi kutuplaştırıcı siyasete teslim etmeye hiç niyeti yok. Ya laiksin, ya dindar; ya milliyetçisin ya bölücüsün… Bunlar belki seçimlerde şöyle az buz oy sallayabilir. Ama bu tür yaklaşımlar hiçbir şey kazandırmaz. Toplumumuzun mayasında birlik, beraberlik, kardeşlik vardır. Bu ülkeyi bu ikilemlere sıkıştırmak kimsenin hakkı değildir.

Artık yeter diyoruz. DEVA Partisi burada oldukça ayrımcılığa karşı sapasağlam karşı çıkacağız. ‘Bana oy vermezseniz, laiklik elden gider’ diyor değil mi bazıları… Hiçbir şey olmaz. ‘Bana oy vermezseniz ülke bölünür’ diyor bazıları. Hayır bölünmez. Size mahkum değil bu ülke. ‘Bana oy vermezseniz başörtülüler tekrar üniversiteye girememeye başlar.’ Hiçbir şey olmaz. Türkiye bunları aştı. Artık DEVA Partisi var. Hiçbir parti ya da kimse, DEVA Partisi’nden önceki Türkiye ile sonrasını birbirine karıştırmasın. DEVA’lılar bu ülkede var oldukça, korkuya yer yok.

Ben Gaziantep’ten, siyasette olduğunu iddia eden herkese seslenmek istiyorum: Yapmadığınız bir şeyi yapmak zorundasınız; siyaset üretmek, çözüm üretmek zorundasınız. Siyaset sadece laf üretmek değil ki… Her gün bir başkasıyla kavga edip, polemik çıkarıp haber olmak değil ki… Siyasetçiler halkın derdine derman olmalıdır, sorunların çözümü için çalışmalıdır…

İkili siyaseti yüzlerine vuracağız. Buradan İsmail Bey’e tekrar geçmiş olsun diliyorum. Saldırıyı genç kardeşimize de sesleniyorum: Ege kardeşim, seni de diğer genç arkadaşlarımızı da ayrımcı ideolojilere teslim etmeye niyetimiz yok. İnşallah bir an önce özgürlüğe kavuşursun da o yumruğu attığın İsmail Bey, sen, ben hep beraber oturup bir çay içeriz; bu toplumun zaten mayasında olan birliği, beraberliği tüm ülkeye inşallah gösteririz. Otururuz, ülkemizin yarınlarını konuşuruz. Ve bakın buradan söz veriyorum, Ege kardeşime: Seni de hiçbir gencimize biz bu ayrımcı siyasete teslim etmeyeceğiz.”

İçerik hoşunuza gitti mi?!
[Oy: 0 Yıldız: 0]

En az 10 karakter gerekli